Sitemizde, siz misafirlerimize daha iyi bir web sitesi deneyimi sunabilmek için çerez kullanılmaktadır.
Ziyaretinize varsayılan ayarlar ile devam ederek çerez politikamız doğrultusunda çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz.
X

Madde 646

Türk Medenî Kanunu ile ilişkisi

Türk Medenî Kanunu ile ilişkisi

Madde 646 - Bu Kanun, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun Beşinci Kitabı olup, onun tamamlayıcısıdır.

I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:

Tashihat

Madde 544 - Kanunu Medeninin mütemmimi olan işbu kanun merbut tashihler ile beraber kabul edilmiştir.

II-) Madde Gerekçesi:

Madde 646 - Maddede, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 5 inci maddesinde yapılan yollama uyarınca, Türk Borçlar Kanununun, Türk Medenî Kanununun Beşinci Kitabını oluşturduğu ve onun tamamlayıcısı olduğu belirtilmiştir.

III-) Adalet Komisyonu Değişiklik Gerekçesi:

Tasarının 646 ncı maddesine, redaksiyon yetkisi kapsamında Türk Medenî Kanununun kabul tarihi olan “22/11/2001 tarihli ve” ibaresi eklenerek madde kabul edilmiştir.

IV-) Kaynak İsviçre Borçlar Kanunu: 

Bu maddenin karşılığı bulunmamaktadır.

V-) Yargı Kararları:

1-) Y. 14. HD, T: 06.05.2015, E: 2015/2376, K: 2015/5130:

“… Dava, mirasın gerçek reddi isteğine ilişkindir.

Mahkemece, davacının üç aylık yasal süre içerisinde ret beyanında bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.

Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.

Mirasın gerçek reddine ilişkin beyanın üç ay içinde yapılması gerekir. (TMK m. 605/1 ve 606) muris 30.01.2014 tarihinde vefat etmiş, davacıların mirasın reddine ilişkin dilekçesi mahkemeye 30.04.2014 gününde verilmiştir. TMK’da belirtilen ve hak düşürücü süre niteliğindeki bu üç aylık yasal sürenin başlangıcı ve bitimi konusunda, yargılamaya ilişkin HMK’daki belirleme esaslarının (HMK m. 92) uygulanması söz konusu değildir. TMK’da öngörülen sürelerin hesabında uygulanacak hüküm TMK’nın 5 ve BK’nın 544 (6098 sayılı TBK m. 646) maddelerindeki atıf karşısında BK m. 76 (TBK m. 92) maddesindeki hükümdür. Bu durumda süre "ay" olarak belirlendiğine göre, davacıların üç aylık mirası ret süresi dolmadan başvuru yaptıkları anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken …”


Copyright © 2017 - 2024 Prof. Dr. İlhan Helvacı. Tüm hakları saklıdır.
X